add Şiir Ekle   user Şair Girişi    register Kayıt  

Şiir şitesi, usta ve amatör şairlerin duygu dolu şiirleri

Yeni Eklenen Şiirler

Alev Denizlerinde Mum Kadar Çaresizim…
Bu çağ yaraladı belleğimizi ve benliğimizi
Kaf Dağı’nın ardına bırakıldı gül yüzlü umutlarımız
Güller ki küllere karıştı şafaklarda
Gökleri kuşattı ateşin âhlarımız…

Özledik ya Resulullah!..
Kokunu, nurunu, cemalini özledik
Sen ki ruhumuzun sönmeyen kandiliydin karanlıklarda
Dualarımızın kabulüne vesileydi mübarek adın

İnsanlık şaşkın adımlarla boşluğa sürüklenirken
At izi it izine karıştı yolların kavşağında
Ruhumuzun çölleri bir katre suyuna muhtaç şimdi
Ezanlar minarelerde ağlaşıyor sanki
Köhnemiş zaman seni arıyor ya Resulullah!..

Güvercin kanı düştü bu çağın toprağına
Mevsimler teslim oldu fırtınaya, borana
Akrebin kıskacında müminler seni bekler
Yokluğunda rahmetten uzak çöller gibiyiz

Mescid-i Aksa miracınla avunurken tenhalarda
Gazze’den yükselen çığlıklar vicdanlarda yankılanıyor
Osmanlı’nın yetimi senin adını sayıklıyor rüyalarında
Şafaklar kokunu saklıyor yemyeşil cepkeninde

Heybetine ve azametine kurban olduğum yâr!...
Gözlerimiz yollarında bekleşirken gece gün
Adın yazılıyor ruhumuzun masmavi göklerine
Biz ki deli taylar gibi koşarken dik yokuşlarda
O gül yüzünü saklıyor bizden hangi diyar?

Yüzümüzde bet, soframızda bereket kalmadı
Perde indi hakikati görmeyen şehla gözlerimize
Kokuna hasret topraklar, kokuna hasret ağaçlar
Bulutlar yaş döküyor, dönüşünü bekliyor karanlık gökler…

Sen ki ruhumuzun billurdan kanadıydın
Şimdi bir kanadı kırık güvercin misali yollarda kaldık
Tek kanatla uçulmuyor ya Resulullah!...
Düşlerimiz seni taşıyor aydınlık sabahlara

Ahir zaman ümmeti uçurumun eşiğinde çırpınırken
Dalaletin yoluna revan olmuş felaketi tetikleyen gaflet…
Uzanacak şefkat elini bekliyor yaralı vicdanlar
Rüzgârlara ısmarladık o gül kokunu ya Resulullah!...

Biz ki bu asrın bahtı kara mücrimleriyiz
Yolumuzu kesmiş çağın asık suratlı haydutları
Paslı kılıçlar dayanmış şahdamarımıza
Senin ışığına hasret zifiri karanlıklarımız

Adını terennüm etmeyen dudaklar yaralı…
Sevginden nasip almayan vicdanlar kör…
Yolundan uzak düşmüş ayaklar yorgun, çaresiz…
Kitabının okunmadığı evler sanki birer virane

Gel ki yeşersin ruhumuzun kanayan bayırları
Gel ki kör vicdanlar şefkate bilensin sağnak sağnak
Derdimin dermanı, gönlümün fermanı senin elinde
Gözümüzün nuru, gönlümüzün süruru sensin ya Resulullah!...

Yapayalnız kaldık bu asrın şafağında
Tutacak elimiz, koklayacak gülümüz sensin efendim!...
Bırakma bizi nefsimizin kör insafına
Bizi de kat gül yüzlülerin o mübarek safına!...

Hatıranı saklıyor göklerin hafızası
Ay, on dört asır evvelki nurunu yansıtıyor karanlık gecelere
Güneş senden alıyor sıcaklığını, güller kokusunu…
Yokluğunda suskunluğa bürünüyor süveyda

Alev denizlerinde mum kadar çaresizim şimdi
Kahırlar çıkmazında debelenirken şaşkın ruhlar
Ne zaman düşer cemren gönül toprağımıza?
Hangi rüzgâr dağıtır yüreğimdeki bunca kederi, gamı?

Köprü olsan bizlere azgın sulardan geçerken ya Resulullah!...
Eksik yanlarımızı tamamlasan sonsuz nurunla
Merhem olsan köz köz kanayan gönül yaralarımıza
Solusak sonsuzluğu o yeşil sancağının gölgesinde

Dost elinde taşlaşan tomurcuk güller yaralar bizi
Baykuşlar tünerken bülbüllerin yakuttan tahtına
Nefesin aç ruhumuzu emzirirken bir anne şefkatiyle
Soylu bir sevda gibi büyürsün ak yüreklerde

Nübüvvet ağacında yetişen emsalsiz bir meyvesin sen
Müjdesin, müjdecisin, gözlerimizin ferisin şafaklarda
Gönül ufuklarından karanlıklara doğan güneşsin sen
Hakikatin dev aynasında yalnız sen varsın ya Resulullah!...

Sana açılsın bütün sürmeli kapılar, yalnız sana
Adını ansın şayet temizse bütün dudaklar
Sen ol payımıza ve bahtımıza düşen gonca gül…
İstemeyiz başka gül, uzanmasın başka el
Ya Resul!... Ya Resul!... Sensin bize en büyük ödül…

M. NİHAT MALKOÇ
M. Nihat Malkoç

M. Nihat Malkoç Şiirleri

Ah O Gözlerin Yok Mu
Ah o gözlerin yok mu her gece
Diktirirdi gözlerimi göklere
Başlardı şarkılar hoş gelmeye
Ben dalarken en tatlı hülyalara seninle

Ah o ellerin yok mu bir bilmece
Ne güz dinler ne gece
Atar yürek sen sen diye
O ellerini düşündükçe

Ah o gelişin yok mu nabzımı kesen
Yaralardı kalbimi en derinden
Midem ağrıyınca bir vakit
Aşkı anlardım o vakit

Meraklanma sakın sevdiğim
Olur da giderim diye
Attıkça bu nabız her saniye,salise
Hep bekler seni olur da gelirsin diye
İsimsiz Şair

İsimsiz Şair Şiirleri

Gözlerin
Gözlerin girince beynimden içeri
Yolculuğa çıkar maziler
Hüzünlü bir veda gibi
Öylece ebediyete gitmekteler

Durur şarkılar, müzikler
Hüzünlenir en renkli melodiler
Sanki hepsi yasta gibiler
Bilmem neden: hepsi seni söyler

Belki hüzünlenen şey
Değildir sadece melodiler
Ya anılar? depreşen
Hüzünlü maziler¿

Her şey bir geçmiş artık
Asırlar önce gibiler
Saçlarına dizeceğim çiçekler
ÖYLECE BEKLEMEKTELER
İsimsiz Şair

İsimsiz Şair Şiirleri

İçim.
Zevk-i safa içinde bu gönül harap,
Ey gönül neylersin bu eşkiya yurdunda,
Sana senden düşkün olduk narınla,
Sen hep oyaladın bizi yarınla.

Hırkamdan aksa körpe kusurlar,
Doyamasa gençliğine yıkılsa surlar,
Engin dağlar aşsam, düzlesem purlar,
Bir dirhem gadapta boğulur ömrüm.

Ayan ola sükut bizde aşk ola,
Dilden dökülmeden pranga vura,
Halep'ten gelende Konya'da mola,
Sıladan sılaya vurgun bu ömür.

Size anlatsam içimden içim,
Boynumda kınalı yünden bir sicim,
Ruhum kiradadır, sahibi biçim,
Dünden perişan oldu bu günün.
İsimsiz Şair

İsimsiz Şair Şiirleri

Mazi Kokan Hatıra
Yanaklarından öpmeye korkardım,
Ya dudaklarının Kenarına değerse diye.
Gözlerine dalıp gitsem,
Eski günler gibi sarılsam sana
Kalbimin sesini duyarak...
Her gece seni anarım,
güzel gözlüm;
Şimdi hangi ellere yâr oldun,
Bilemem.
Beni unutan kalbine ve sevgine selam ederim.
AHMET TUZCU

AHMET TUZCU Şiirleri

Küçük Melek ''Narin''
Henüz sekiz yaşındaki taze cana kıydılar
İnsanlıktan nasibini almamış mahluklar
İftira ve yalanlar ile üstünü kapatmaya çalıştılar
Narin daha yaşamadan hayatını elinden aldılar


Olanlar küçük narin ile kardeşi leyla'ya oldu
Ömrünün baharında bir fidan bir çiçek soldu
Gidişin çok ani ve erken bizlere büyük şok oldu
Tüm Türkiye "NARİN " in vefatı ile yasa boğuldu


Mekanın cennet olsun
Allah Rahmet eylesin
"KÜÇÜK MELEK"
NARİN...!!!
Ali Çetinkaya

Ali Çetinkaya Şiirleri

Hüzün Naat-ı Şerifi
Hüzün Naat-ı Şerifi

Gözyaşlarıyla kasıldı her yanım
Babam vefat etti ondan bu sancım
Yağmur duamı o gün yaptım
Gök boşaldı yağmurlarla Efendim

Ben hüzünlendim ve biz hüzünlendik
Hava hüzünlendi toprak hüzünlendi
Ateşten kurtarır mı hizmet olur mu
Gözyaşları ümmeti kurtarır mı

Barış sağlam
Barış Sağlam

Barış Sağlam Şiirleri

Gönül Yorgunum
Sen ki aklımda çözülemeyen bir bilmecesin
İki bilinmeyenli denklemler hanesinde kalansın
İsmin iki hece ya yüreğin kim bilir sen kiminlesin
Arayıp ta hala bulamadığım bir hayat problemsin


Gönül Yorgunum...


Gidiyorsun yine hiç birşey bırakmadan bana
Aşk bile çözemedi hasretim ne olur beni anla
Sadece ayrılık var karanlık mazi de seni hatırlatan
Nerede hata yaptık nedir bizi bu dence yaralayan


Gönül Yorgunum..


Ali ÇETİNKAYA
Ali Çetinkaya

Ali Çetinkaya Şiirleri

Çok Okunan Şiirler

Benim Köyüm
BENİM KÖYÜM

Baharda şenlenir bağı, bahçesi
Kokusu başkadır benim köyümün
Unutturur adama gamı, kederi
Havası başkadır benim köyümün
XXX
Akşam olur herkes döner evine
Can kurban inan ki benim köyüme
Gülabi'nin torunları derler bizlere
Özü başkadır benim köyümün
XXX
Yeşil yeşil meşeleri var dağında
Meyve ağaçları çiçek açar bağında
Her çeşit otlar yeşerir toprağında
Yeşili başkadır benim köyümün
XXX
Köyümün kenarından akar çayı
Kıvrım kıvrım dolanır sular tarlayı
Unuttum sanma orda olmayı
Dostluğu başkadır benim köyümün
XXX
Yaz gelince çıkarlar yaylaya
Gurbetçiler hasretle döner sılaya
Benden selam olsun Aziz Ağa'ya
Sevgisi başkadır benim köyümün

İbrahim SEVİNDİK
İbrahim SEVİNDİK

İbrahim SEVİNDİK Şiirleri

Ağzımın Tadı
Ağzımın tadı yoksa, hasta gibiysem,
Boğazımda düğümleniyorsa lokma,
Buluttan nem kapıyorsam, vara yoğa
Alınıyorsam, geçimsiz ve işkilli,
Yüzüm öfkeden karaya çalıyorsa,
Denize bile iştahsız bakıyorsam,
Hep bu boyu devrilesi bozuk düzen,
Bu darağacı suratlı toplum!

Oktay Rıfat HOROZCU
Oktay Rıfat HOROZCU

Oktay Rıfat HOROZCU Şiirleri

Atatürk Sevgisi
ATATÜRK SEVGİSİ

Bir ülke görün
Atasını böyle seven
Ve onu her yerde taktir eden
İşte bu Aziz Türk milletidir

Bir ülke görün
Atasının değerini bilen
Ve onunla her zaman güçlü olan
İşte bu Aziz Türk milletidir

Bir ülke görün
Atasını dünyanın en büyük lideri olarak gören
Ve onu her yerde simge yapan
İşte bu Aziz Türk milletidir

Bir ülke görün
Atasının yaptığı devrimleri anlayan
Ve onunla her zaman gurur duyan
İşte bu Aziz Türk milletidir

Bir ülke görün
Atasını hep yüreğinde taşıyan
Ve onu her yerde saygı ile anan
İşte bu Aziz Türk milletidir

İbrahim SEVİNDİK
İbrahim SEVİNDİK

İbrahim SEVİNDİK Şiirleri

Âşık Merdiveni
Dişli rüzgârlara karşı büyüttüm
Düşman gecenin içinde seni
Bir damlacık aydınlığım
Kalemime kâğıdıma şavkı vuran
Avucumda koruduğum bugüne

Oktay Rıfat HOROZCU
Oktay Rıfat HOROZCU

Oktay Rıfat HOROZCU Şiirleri

Memet
Karşı yaka memleket,
sesleniyorum Varna'dan,

işitiyor musun?

Memet! Memet!


Karadeniz akıyor durmadan,
deli hasret, deli hasret,
oğlum, sana sesleniyorum,

işitiyor musun?

Memet! Memet!

Nazım Hikmet RAN
Nazım Hikmet RAN

Nazım Hikmet RAN Şiirleri

Aydınlık
Gece oldu yandım
Tepeden tırnağa donandım
İndim şehre pırıl pırıl
Geçtim ışıklar içinden
Işıklar ışıklar ışıklar içinden
Işıklar içinde

Oktay Rıfat HOROZCU
Oktay Rıfat HOROZCU

Oktay Rıfat HOROZCU Şiirleri

Ayna
Öyle durgun, sıcak saatler vardır ya,
Hani kararmış tahtalar, nikel, bakır
Işır karanlık odalarda, kanarya
Susar, kedi uyur, yazdır.

Hani yaprak kıpırdamaz, çakıl yanar,
Bir böcek sesi gelir bahçeden, fincan
Düşlere götürür sizi, kesik kanar,
Emersiniz, yazdır akan.

Öyle durgun, öyle sıcak saatlerde,
Sessiz bir bahçe görünür aynadan,
Nerde bu gök, dersiniz, bu ağaç nerde,
Ne Uzay kalmış ne Zaman!

Camdan duvarlara sıçrar da Yeşil
Parlar kararmış tahtalar, nikel, bakır,
Kanarya susar, kedi uyur, bir gül
Dalı pencerede, yazdır.

Oktay Rıfat HOROZCU
Oktay Rıfat HOROZCU

Oktay Rıfat HOROZCU Şiirleri

Anadolu Toprağı
Senelerce sana hasret taşıyım
Bir gönülle kollarına atılsam;
Ben de bir gün kucağında yaşayan
Bahtiyarlar arasına katılsam.
 
En bakamsız en kuytu bir bucağın
Bence İrem bağı gibi güzeldâr:
Bir yıkılmış evin, harap bucağın.
Şu heybetli saraylara bedeldir.
 
Kadir Mevlam, eğer senden uzakta
Bana takdir eylemişse ölümü,
Rahat etmem bu yabancı toprakta
Cenette de avutamam gönlümü
 
Hürüm derim eskisinden daha hür
Zincirinle bağlansa da ayağım;
Şimdikinden daha ferah görünür
Zindanında olsa bile durağın
 
Bir gün olup kucağına ulaşsam
Gözlerimden döksem sevinç yaşını
Sancağının gölgesinde dolaşsam
Öpsem, öpsem toprağını taşını
 
Orhan Seyfi Orhon
Gönülden Sesler 1922
Orhan Seyfi ORHON

Orhan Seyfi ORHON Şiirleri